Yanlış ya da doğru bir şey yaptığımda “Neden böyle
yaptın?” diye hesap sormak isteyenlere “Görmüyorum ki!” diyebiliyordum. En
kolay kaçış noktasıydı aslında benim için… Senelerdir dünyayla aramda bir engel
vardı, taa ki düne kadar şimdi o da kalktı. Peki sıradaki bahanem ne olacak?
Dün dünyayla aramda
olan o saydam tabakadan tamamen kurtuldum. Hayatımın dönüm noktası denilebilir
bir nevi. O soğuk ameliyat masasında değişti her şey. Gerek etraf, gerekse benliğim... Artık sabah kalktığımda bulanık olmayacak odam ya da en büyük tutkum olan
deniz de gözlerimi sıkı sıkı kapamayıp yosunlardan, midyelerden mahrum kalmayacağım.
Doya doya minarelerin içindeki yengeçlere salça olabilmek gibisi var mı? Düşünüyorum da neredeyse hayatımın 18 yılını yarı kör geçirmişim, bir
ömürün yarısı gibi. Heyecanlıyım, heyecanlısın… En azından etrafımdaki herkes
çok heyecanlı. Çünkü yüzüm gülüyor, etrafa neşe saçıyorum. Belki de hiç
olmadığım kadar mutluyum!
Bu yazıyı
okuyorsun, belki “etrafı bulanık görmek” ne demek bilmiyorsun ya da beni çok
iyi anlıyorsun. Aslında bir düşün, hayatında neleri görmezlikten geliyorsun? Kafaya
takılacak şeyleri takmayıp, takılmayacakları takarak kendi tezatlığımızı
oluşturmuyormuyuz aslında. Hayatımızda kendimize yaptığımız en büyük bencillik
bu değil mi zaten… Boş şeylerle beynini meşgul etmek! Ne gereksiz...
Bulanıklık ne demek
bilmesen de, neleri göz ardı edebiliyorsun bir düşün! Görmemek için illa
gözlerinin bozuk olmasına ya da kör olmana gerek yok. 2 gün önce ben de gözlüklerimi
çıkarabiliyordum, görmezlikten geliyordum istemediklerimi. Şimdi her yer,
her şey net hayatımda. Çok iyi görüyorum, duyuyorum ve anlıyorum. 'Yeni dünya’mda nasıl davranmam gerektiğini henüz
bilmiyorum. Şöyle bir düşünüyorum da eski halim acaba daha mı iyiydi? Cevabı yine kendim vererek "yok..." diyorum. "Kusursuz görmek paha biçilemez!"
Sonuç olarak bir bireyiz ve bireyler kendi kendini yönetebilir. Bu yüzden her şey net olsa da hayatımda, yine de görmezlikten gelmek bence en iyi seçim! Ben hemen denemeye başlıyorum, şu saçma salak yazımı okuyanlara da tavsiyem; "kendi iyiliğin için sen de görmezlikten gel, görüyorsan duymazlıktan gel, duyuyorsan anlamazlıktan gel" derim…
Sonuç olarak bir bireyiz ve bireyler kendi kendini yönetebilir. Bu yüzden her şey net olsa da hayatımda, yine de görmezlikten gelmek bence en iyi seçim! Ben hemen denemeye başlıyorum, şu saçma salak yazımı okuyanlara da tavsiyem; "kendi iyiliğin için sen de görmezlikten gel, görüyorsan duymazlıktan gel, duyuyorsan anlamazlıktan gel" derim…
Her zaman değil ama ara sıra yapmak iyidir. Yerine göre diyelim.
YanıtlaSilBazen gerçekten de 3 maymunu oynamak gerek. Yazı için teşekkürler.
YanıtlaSil