Yaptığım ve yapacak olduğum her şey için sadece "iyiki"lerim var benim. "Keşke şöyle yapsaydım" veya "yapmasaydım" dediğim hiçbir şey olmadı. Bazen ele avuca sığamıyorum, bu yüzden hiçbir şeye söz veremiyorum. Sabıkalıyım diyebilirim. Sabıkamın ihanetten de olduğu söylenir iyi niyetten de... Aksine "yapmasaydım" diyebileceklerime "iyi ki yapmışım" diyip pişmanlıklarımı yine tecrübeden sayıyorum. Çok akıllı değilim hatta saf denebilecek kadar iyi niyetliyim. İnsan olacak ve öleceğe çare bulamazmış ya, ben de bazen olacaklara çare bulamıyorum bu saflığımdan. Dedim ya, lanetliyim işte... Kah kızıyorum, kah gülüyorum fakat her defasında kendime yeni bir ben katıyorum, her defasında da imkansızı deniyorum. Kendime ben bile hükmedemezken gidip yine imkansızla ateşin üzerinden atlıyorum...
Şimdi diyorsunuz ki "ulan konuşuyorsun konuşuyorsun da bu yazının ana teması ne?", yok size tema falan ana fikir, düşünce, lisede kaldı onlar bebeim hatta orta okulda. Her söylediğim her yazdığım illa birine ya da bir yere yerleşmek zorunda değil ya. Deliyim ben sabıkalıyım güvenme bana. Hatta sadece bana değil babana bile güvenme. Ama çok merak ediyorsan şöyle bir gıcıklık yapabilirim; Olmaz olmaz deme kim bilir belki bir gün olur :)
ne yazsam ne yazsam da bi b.k anlamasalar diye yazmadıysan nolayım hahahah :)))))
YanıtlaSilEn azından başlıkla bi alaka kurabilseydik, eyiydi:))
YanıtlaSilAslında başlık, yazının ana temasını oluşturuyor :)
YanıtlaSil