Kader nedir?
İnsan kaderini kendisi mi yazar, yoksa doğduğumuz andan itibaren yazılmış mıdır?
Kadere inanmam, inanmazdım.
Aslında kadere inanan çok insan var.
Benim gibi arada kalmış da çok...
İnanmayanlar zaten ortada.
Peki şöyle sorayım;
1 yaşında başından aşağı kızgın yağ dökülen bir bebeğin ölüp tekrar dirilmesi ne demektir?
Başta nefret ettiğin, hayatta olmaz dediğin insanın şimdi yanında oturan kocan/karın olmasını nasıl açıklarsın?
1ay öncesine kadar looser olduğun, sonrasında kendini başka bir statü de başka diyarlarda bulman ne anlama gelir?
Hayatta gitmem ben, yapmam ben olmaaz! dedikten sonra "çok büyük konuşmuşum" demene sebep olan şey nedir?
Aklında hiç yokken neden karşına öyle biri çıkar?
%99 ölümle sonuçlanan bir kazada %1'lik bölümde olman ne ifade ediyor?
Her şey hazırdır olumsuz hiçbir şey yoktur, bir aksilik çıkar ve dünyan değişir en üstte iken kendini en altta bulursun, peki bu ne demektir?
Bir restoranda oturursun, karşı masada oturan kız karın olur. Barda tanıştığın yakışıklı, mezara kadar seninle birlikte olur. "Bu sefer tamam" dersin, her şey ansızın değişir, olmaz. "Olmaz, olmuyor" dersin, karşına öyle bir fırsat gelir ki, kendini 1 ay içinde yurt dışında iş seyahatlerinde bulursun, vs. vs...
Ben "kader" demezdim, tesadüflere inanırdım. Tesadüflerle insanın kendi kaderini çizdiğine inanırdım. Fakat insan hayatında engelleyemediği ya da elinde olmayan o kadar enteresan şeyler oluyormuş ki, kendimi sorgulamadan geçemedim. Eğer benim gibi düşünüyorsanız, alın size sorular... Cevaplarını da bir zahmet artık kendiniz bulun.
Kader var mi, yok mu, avcunun icinde mi derken ne de guzel izah etmissin kaderi.
YanıtlaSil"Aklında hiç yokken neden karşına öyle biri çıkar?"
YanıtlaSilBelki de onu karşımıza çıkartan biziz.